Bu fikirleri Yenicag.ru`ya verdiği röportajda Ukrayna Müslümanları Dini İdaresi Müftüsü Şeyh Seyit İsmayilov söyledi.
Şeyh İsmayilov, Cumhurbaşkanlığı görevinde birinci yılını geride bırakan Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy`in takımının birbirinden çok farklı olduğunu ve üst düzey yönetime getirilen kişilerin siyasi geçmişinin olmadığını bildirdi:
“Her ülkede hakimiyet değişikliği sonucunda ülkenin iç ve dış politikasında değişimlerin olması doğaldır. Devlet Başkanı Zelenskiy`in takımındaki kişilerin çoğu daha önce büyük siyasette bulunmamış. Yürütülen politikaya baktımızda da ülkede köklü bir değişimin gerçekleştirildiğini söyleyemeyiz. Öte yandan, Rusya ile müzakere girişimleri de başarısızlıkla sonuçlandı. Çünkü Rusya bu konuda hiçbir taviz vermiyor. Tabi en büyük başarı savaş sırasında esir düşen vatandaşların değiştirilmesi oldu. Din ve vicdan özgürlüğü konusunda Zelenskiy çatışmadan kaçınıyor ve kilise ile müftülüklerin işlerine müdahele etmiyor.”
Rusya ile savaş halinde olan Ukrayna`nın Türkiye ile ilişkilerini değerlendiren Şeyh Seyit, Ankara`nın Ukrayna`nın toprak bütünlüğünü her zaman desteklediğini vurguladı:
“Türkiye kendi çıkarlarını korumaya çalışıyor ve bundan sonra da bu böyle olacak. Ukrayna-Türkiye ilişkileri halihazırda yeteri kadar sıcak ve yapıcıdır. Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ülkesinin Ukrayna müslümanları için sosyal projelerde aktif rol alacağını ve Kırım`dan kovulan Tatarlara ev verileceğini vadetti. Bundan başka Türkiye, 2014`ten beridir BM de dahil ve tüm uluslararası platformlarda Ukrayna`nın toprak bütünlüğüne desteğini ifade ediyor.”
İsmayilov, Rusya tarafından işgal altında tutulan Donbass ve Kırım`ın Ukrayna`ya geri verilmesi için hakimiyetin milli çıkarlara uygun hareket etmesi ve Kiev`in bu siyaseti milli düşüncenin bir parçası haline getirmesi gerektiğinin altını çizdi:
“Ukrayna`daki her hangi bir hakimiyet, sadece devletin milli çıkarları doğrultusunda hareket etmelidir. Donbass`ın ve Kırım`ın işgalden kurtuluşu yalnızca tutarlı, planlı bir siyaset sayesinde mümkün olabilir. Fakat bununla yetinilmemeli, bu siyaset hem de Ukrayna milli düşüncesinin bir parçası haline getirilmelidir. Bunun için ekonomik ve askeri temel oluşturmak, Ukrayna`nın uluslararası arenadaki konumunu güçlendirmek ve Rusya`nın, dini alan da dahil olmak üzere Ukrayna iç politikasındaki etkisini azaltmak gerekir.
Şeyh İsmayilov, işgal altında tutulan topraklarda yaşayan müslümanların durumunun iyi olmadığını söyledi:
“Ukrayna`nın müslüman topluluğunu halihazırda üç bölüme ayırabiliriz: İşgal altındaki Kırım müslümanları; İşgal edilmiş Donbass müslümanlar ve Ukrayna`nın farklı bölgelerinde yaşayan müslümanlar. Bu müslümanların durumları birbirlerinden farklı. En kötü durumda olanlar ise radikal dincilikle suçlanarak baskı ve sürgünlere maruz kalan müslüman Kırım Tatarlarıdır. Bu tarafa bakan müslümanlar, Rusya tarafından “Ukrayna istihbaratını çalışmak” ve “casusluk”la suçlanıyorlar. İşgal altında tutulan Kırım müslümanlarına bir tehdit oluştumamak için onlarla iletişime geçmiyoruz.”
Bu yıl Ramazan Bayramı`nı koronavirüs gölgesi altında kutlayacaklarını söyleyen Müftü, müminlerin namazlarını camilerde değil evde kılacaklarını ve karantina kurallarını ihmal etmeyeceklerini belirtti.
Konuştu: Kafkas Ömerov
Çeviri: Agil Bekir
