Ukrayna’da Kırım ve Donbaslı 100 bin Müslüman sığınmacı var

Ukrayna’da Kırım ve Donbaslı 100 bin Müslüman sığınmacı var
Ukrayna Müftüsü Said İsmagilov, birçok Ukraynalı Müslümanın Donbas’taki terör örgütlerinin keyfi davranışlarından, diğerlerinin Kırım’ın işgalci yönetiminin baskılarından kaçmak zorunda kaldığını kaydetti.

“Umma” (Ümmet) Ukrayna Müslümanları Dini İdaresi Müftüsü Said İsmagilov, QHA’ya verdiği demeçte, geçici olarak işgal edilen Kırım ve Donbas bölgelerinden gelen Müslüman sığınmacılar, müftülüğün Müslümanlara nasıl yardımcı olduğu ve uluslararası Müslüman toplumun neden günümüzde Ukrayna meselesi ile ilgilenemediği hakkında bilgi verdi.
 
QHA: Günümüzde Kırım Müslümanları Dini İdaresi ile temaslara devam ediyor musunuz?
 
Said İsmagilov: Kırım Müftülüğü ile 3 yıldan beri iletişim içinde değiliz.
 
QHA: Bunun nedeni, Kırım Müftülüğü yönetiminin işgalci yönetim ile işbirliği yapması mı?
 
Said İsmagilov: Böyle de denebilir. Onların sert denetim altında olduğunu, onlara belirli bir faaliyet gösterme kurallarının kabul ettirildiğini biliyoruz ve bundan dolayı Kırım Müftülüğü ile hiçbir temasımız yok.
 
QHA: Eski Seit-Settar camisinin onarılmasından sonra Akmescit’te işgalci yönetim temsilcilerinin de katıldığı tören düzenlendi. Çok az Kırım Tatarının işgalci yönetimi desteklediğinden dolayı Kırım Müftülüğü, benzer şekilde davranarak Kırım’daki Müslüman toplumunu bölüyor mu?
 
Said İsmagilov: Bu konuda sadece dileklerimi paylaşabilirim.
 
Manevi liderler, Kurultay’da kendilerini seçen halkın sesini dinlemeli. Günümüzde halkına karşı baskılar uygulanması hakkında da susmak mümkün değil. Manevi liderler, gerçekten manevi liderlerse gerçekleri söylemeli. Birilerine karşı yasadışı baskı uygulanıyorsa, birilerinin hakları çiğneniyorsa bunlar dile getirilmeli, korku varsa bile.
 
Hz. Muhammed (sav), “Cihadın en üstünü zâlim sultana karşı doğruyu söylemektir” demişti. Yani cesur olmak ve müminleri savunarak adaletten yana olmak gerekiyor. Bu bizim görevimizdir. Bundan dolayı bunların geçeceği ümidindeyim.
 
QHA: Sizce Ukrayna’nın ana kısmında yeni Kırım Müftülüğü merkez ofisi kurulmalı mı?
 
Said İsmagilov: Belirli bir dini hücreler veya kuruluşlar oluşturmak isteyen Kırımlı Müslümanlar varsa, onların buna hakkı var. Biz söz konusu süreci etkilemiyoruz, çünkü biz, yarımadadan gelen dindaşlarımızın tercihi ve haklarına saygı duyuyoruz ve Ukrayna’nın ana kısmına temsil edilen herhangi Kırımlı Müslüman kuruluşuyla işbirliği yapmaktan memnun olacağız. Tabii ki, onların Ukrayna’nın ve Ukrayna halkının ulusal çıkarlarına uygun şekilde faaliyet göstermeli.
 
QHA: Suriye’deki iç savaşta 13 bini çocuk 80 bin sivil hayatını kaybetti. Sizce, dünya liderleri söz konusu askeri çatışma için yakın zaman siyasi bir çözüm bulabilecek mi?
 
Said İsmagilov: Bunun yakında sona ereceğini düşünmüyorum. Çatışmalar hızlı bir şekilde çözülüyor, ama hızlı sona ermiyor. İnsan kayıpları on binlerce olarak hesaplandığı ve havacılığın kullanıldığı bir askeri çatışma uzun sürer ve birçok sorunu meydana getirir.
 
Suriye’de birçok güçlü jeopolitik oyuncu var. Büyük oyunculardan her biri kendi istekleri peşinde ve onlar, isteklerinin dikkate alınması için elinden geleni yapacak. Rusya’nın Halep’e ve Suriye’deki diğer şehirlere saldırı düzenleyerek çatışmaya karışması, durumu büyük ölçüde kötüleştirdi. Bundan dolayı, maalesef, bunun yakında sona ereceği kanaatinde değilim.
 
QHA: Ukrayna Müslümanları Dini İdaresi, Kırım ve Donbas’tan gelen sığınmacı Müslümanlara yardımcı oluyor mu?
 
Said İsmagilov: Kırım ve Donbas’tan Ukrayna yönetiminin kontrolü altında bulunan bölgelere 100 bin Müslüman taşındı. Söz konusu kişilere yardım etmek gerekiyor, Ukrayna’da Müslümanlar çok zengin olmadığı için onların maddi yardıma ihtiyacı var.
 
Dindaşlara yardım etmek için büyük tutarda bir bağış toplamak neredeyse imkansız. Yabancılar ve yurtdışındaki Müslüman kuruluşların yardım edeceğine de ümit edilmiyor, çünkü donor ve Müslüman vakıfların çoğu günümüzde Suriye, Irak ve büyük ölçekli çatışmaların sürdüğü bölgelerden gelen sığınmacılara yardımcı oluyor ve bundan dolayı şimdi onlar Ukrayna ile ilgilenmiyor. Böylece dünya Müslüman toplumunun maddi kaynakları Ukrayna’ya neredeyse hiç sağlanmıyor.
 
QHA: Ukrayna’nın işgal edilen bölgelerinden gelen sığınmacı Müslümanlara nasıl yardım sağlıyorsunuz?
 
Said İsmagilov: Öksüz çocuklara maddi yardım sağlamaya devam ediyoruz, yani çok yıldan beri yetim çocuklara yardım ediyoruz ve bu yardımımız durmuyor. Günümüzde söz konusu yardım faaliyetlerini örneğin Kırım’da gerçekleştiremiyoruz, ama Ukrayna’nın ana kısmında yardım göstermeye devam ediyoruz.
 
Elimizden gelen yardımı sağlıyoruz. Mübarek Ramazan ayında sığınmacılara erzak paketleri dağıttık. Kurban Bayramı’nda kurban eti dağıttık. Geçen yıl, sığınmacıların konutlarını düzene getirebilmesi ve üşümemesi için battaniye ve yastık dağıttık.
 
Bu yıl, söz konusu hayır faaliyetlerine devam etmeyi planlıyoruz. Şimdi faaliyetimizin nasıl bir şekilde gerçekleştirileceğini bilmiyoruz ama mutlaka faaliyetimiz devam edecek.
 
QHA: IŞİD, El-Kaide ve Hizbullah gibi terör örgütleri nedeniyle dünyada, İslam’ın teröre neden olduğu fikri yayılıyor. Sizce bu ne kadar haklı ve günümüzde İslam’ın barış dini olduğunu kanıtlamak mümkün müdür?
 
Said İsmagilov: Tüm zeki ve eğitimli insanlar, İslam ve terörün iki farklı olgu olduğunu biliyor. İslam İslam’dır, terör terördür. Dünyada 1,5 milyar Müslüman var ve aralarından ancak birkaç bin kişi aktif teröristtir.
 
Söz konusu kavramlar birbirinden ayırt edilmeli, çünkü diğer dinlerin temsilcileri arasında da teröristler var, bunlar sekülerizm, komünizm, sağ ve sol hareketler var, ama onlar hakkında söz edilmiyor. Bir neden dolayı dünya toplumu ve medya dikkatini Müslümanlar üzerinde odakladı.
 
Örneğin Ukrayna’da sözde Donetsk ve Lugansk Halk Cumhuriyeti’ne üye olan, Ukraynalıları öldüren ve esirlere işkence yapan teröristler var. Neden bundan söz edilmiyor? Neden sadece Müslümanlardan bahsediliyor? Yani medyada Müslümanları şeytan gibi gösterme eğilimi izleniyor.
 
Bu kötü bir olgu, ama Müslümanlar hayır işlerinde bulunarak durumu değiştirmeli. İnsanlara açık ve sevgiyle, yardımla, barışla yaklaşılmalı. Dünya toplumuna, Müslümanların, sıradan iyi kalpli ve güzel insanlar olduğunu göstermek için çeşitli hayır eylemleri ve enformasyon kampanyaları düzenlenmeli. Bunu başarabileceğimiz kanaatindeyim.
 
Elina Sulima

QHA

Log in or register to post comments
If you find an error, select the desired text and press Ctrl + Enter, to notify the publisher.